Sağlık Makaleleri

Hamilelik ve seyahat

13:15

İçinizdeki gezgini baskılamayın.

Hamile kalmadan önce belki de gezmeyi, seyahat etmeyi, değişik yerler, insanlar tanımayı ve tatil yapmayı çok seviyordunuz. Kim sevmez ki?.. Peki hamilesniz diye bütün bu zevklerinizden vaz mı geçmeniz gerekli?
Hayır. Hamilelik bir hastalık durumu olmadığı için herşeyinizi kısıtlamanız gerekmiyor. Bazı küçük önlemler ve ipuçları ile tüm hamileliğiniz boyunca seyahatlernize devam edebilirsiniz.
Hatta son zamanlarda Avrupa'da giderek popülarite kazanan bir akım başladı bile: Çiftler bebeksiz geçecek olan son birkaç aylarında başbaşa tatiller yapmaktan büyük zevk alıyorlar. Balayından esinlenerek bu romantik döneme "bebekayı" (babymoon) adı veriliyor.

İşte tüm hamilelik döneminiz boyunca dilediğiniz gibi güvenle gezmeniz için gerek duyduğunuz tüm bilgi ve ipuçları:

Hamilelikte araba yolculuğu

Otomobil günümüz insan hayatının vazgeçilmez ögelerinden biri. Bir düşünün arabaya, miniüse ya da benzeri bir kara nakil aracına binmediğiniz kaç gün var. Sadece evden hiç dışarı çıkmadığınız ya da sadece yakın çevrenizde yürüyüş yapmak için çıktığınız günlerde arabadan uzak kalıyorsunuz. İnsanların önemli bir kısmı hergün ya kendi arabalarına, ya taksiye ya da arkadaşlarının arabalarına biniyorlar. Hamilelik normal yaşantıda ciddi değişiklikler gerektirmediğine göre hamile kadınların otomobile binmeleri de kaçınılmazdır.

Hamilelikte otomobil seyahatini kısıtlamak için hiçbir gereklilik yoktur yalnız burada dikkat edilmesi gereken nokta kendi rahatınızı sağlamanızdır. Özellikle uzun yolculuklarda tuvalet ve uzun süre oturmanın zararlarından korunmak için sık aralıklarla mola vermek gereklidir. Benzer şekilde belirli bir haftaya kadar hamileyken araba kullanmanızda da sakınca yoktur. Özellikle son aya gelindiğinde araba kullanmak bebeği tehlikeye atabilir. Karnınız büyüdüğü ve direksiyona çok yakın olduğu için olası bir kaza durumunda direksiyonun karnınıza çarpma olasılığının yüksek olması bu durumun nedenidir. Bu nedenle son haftalara gelindiğinde arabayı başka birisinin kullanması daha iyi olacaktır.

Emniyet kemeri
Araba, otobüs, uçak.. hangi taşıt aracı olursa olsun yolculuklarınız sırasında mutlaka emniyet kemeri kullanmalısınız. Emniyet kemerini bağlarken karnınızın üstünden değil altından geçmesine ve kalçalarınız hizasında olmasına dikkat etmelisiniz. Bu son derece önemlidir. Kalça kemiği vücudumuzdaki en güçlü kemiklerden birisidir.Eğer emniyet kemerini tam karnınızın üzerinden geçecek şekilde bağlarsanız olası bir kaza durumunda ortaya çıkan ani ve şiddetli basınç bebeğin plasentasının erken ayrılmasına neden olabilir. Eğer emniyet kemeri üç noktalı ise yani bir de omuz üzerinden dolaşan kısmı varsa bu çok daha güvenlidir. Kemerin omuz kısmı bağlandığında tam göğüs arasında olmalıdır. Eğer kemerin yukarı aşağı ayarı varsa bu şekilde ayarlamalı, ayar yoksa oturuş pozisyonunuzu değiştirerek kemerin göğüs aranızda olmasını sağlamalısınız. Kemerin boyun hizanızda olması tehlike yaratabilir.

Unutmayın. Sizin kemikleriniz, kaslarınız, organlarınız ve bebeğin içinde yüzdüğü amniyon sıvısı bebeği pek çok dış etkene karşı korur. Bu nedenle kendinizi korumanız aynı zamanda bebeğinizi korumanız anlamına gelir. Emniyet kemerinizi mutlaka takmalısınız.

Havayastıkları (airbag) hamileler için zararlı mıdır?
Havayastıkları, emniyet kemerinizi uygun şekilde bağladığınız ve havayastığından yaklaşık 25 santimetre uzakta olduğunuz sürece hamilelikte başka hiçbir zaman olmadıkları kadar güvenlidirler.

Sürücü ya da yolcu koltuğunda da olsanız koltuğunuzu ileri, geri ya da yukarı aşağı ayarlayarak güvenli ve rahat bir oturuş pozisyonu edinin. Eğer arabayı kendiniz kullanacaksanız ve aracınızın direksiyonu ayarlanabiliyorsa mutlaka karnınızdan olabilecek olan en uzak mesafeye ayarlayın.

Kaza olursa ne yapmalısınız?
Trafik kazaları ne yazki ki ülkemizin tüm dünyada liderliği bırakmadığı alanlardan birisi. Hergün ülkemizde büyüklü küçüklü birçok kaza meydana geliyor. Eğer hamileyken otomobilinizle yolculuk ederken kaza geçirirseniz mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurmalısınız. Kazanın hafif olması durumunda bile bunu ihmal etmemelisiniz. Eğer kasılmalarınız, ağrınız ya da kanamanız varsa mutlaka zaman kaybetmeden doktorunuzla görüşmelisiniz. Annenin vücudu genelde bebeği travmalara karşı korur ancak bununla birlikte bazen travma sonrası bebeğin plasentası kısmen ya da tamamen ayrılabilir ve hiçbir belirti görülmeyebilir. Böyle bir durumda hem siz hem de bebeğiniz ciddi tehdit altında demektir. Özellikle hamileliğiniz 20 haftadan büyükse kazanın şiddeti ne olursa olsun zaman kaybetmemelisiniz.

Uzun seyahatlerde nelere dikkat etmelisiniz?
Harhangi bir yerde uzun süre oturmak bacaklarınızdaki kan dolaşımını etkiler ve ayak ile bileklerde şişmelere neden olabilir. Bu nedenle her türlü yolculukta her 1.5-2 saatte bir mola vererek hafif yürüyüş yapmalı ve kan dolaşımınızı canlandırmalısınız. Bu kısa yürüyüşler sırasında bacaklarınıza germe egzersizleri de yaptırabilirsiniz. Yolculuk sırasında otururken de bazı germe hareketleri yaparak uzun süreli oturmanın olumsuz etkilerini azaltabilirsiniz.

Bunun için oturur pozisyondayken bacaklarınızı iyice ileriye doğru uzatın, topuklarınız merkez olacak şekilde ayağınızı yavaşça kendinize doğru kuvvetice çekerek baldır kaslarınızı gerin. Daha sonra ayak bileklerinizi sağa sola çevirin ve parmalarınızı açıp kapatın.

Hamilelikte uçak yolculuğu

Otomobil kadar olmasa da günümüzün modern insanı zaman zaman uçak seyahati yapmak durumunda kalır. Hamile iken uçak yolculuğu yapmaksa çoğu kez kadınlarda endişe yaratır. Uçak firmalarının hamile olduğunu beyan eden kadınlardan uçabilir raporu istemesi ise bu korkuları şiddetlendirir. Oysa hamilelikte uçak yolculuğu kanama, şeker hastalığı, yüksek tansiyon ya da erken doğum öyküsü gibi yüksek risk faktörlerinin olmadığı durumlarda son derece güvenlidir.

Hamilelikte seyahat etmek için en keyifli dönem 14 ile 27'nci haftalar arası yani ikinci trimesterdır. Bu dönemde sabah bulantıları geride kalmış, uyku hali kaybolmuş, düşük olasılığı azalmış ve hamileliğe alışıldığı için artık olay keyif verici bir hal almıştır. Gezmek, dolaşmak, ve hamileliğin keyfine varmak için tüm şartlar uygundur

Üçüncü trimesterda uçmak güvenli midir?
Herhangi bir tıbbi komplikasyon yoksa, karnınızda ikiz ya da üçüz bebek taşımıyorsanız ya da daha önceden erken doğum yapmadıysanız hamileliğinizin 36.haftasına kadar kabin basıncı ayarlı uçaklar ile yolculuk yapabilirsiniz. 36. haftadan sonra pek çok havayolu şirketi hamile kadınları uçaklarına kabul etmemektedir. Bunun nedeni anne ya da bebek açısından ortaya çıkabilecek olan riskler değil olası bir doğum durumunda havayolu şirketinin havadayken yaşanacak olan bir doğum nedeniyle risk almak istememeleridir.

Bilet acentaları rezervasyon sırasında size hamile olup olmadığınızı ya da beklenen doğum tarihinizin ne zaman olduğunu sormazlar ancak uçağa binmek üzere kapıya yöneldiğinizde tatsız bir süprizle karşılaşabilirsiniz. Eğer beklenen doğum tarihinize 1 hafta ya da daha az kalmış ise havayolu şirketi sizi uçağa almama hakkın sahiptir. Uçağa biniş sırasında sorun yaşamamak ve hatta uçuşu kaçırmamak için doktorunuzdan uçak yolculuğu yapmanızda bir sakınca olmadığında dair rapor alıp bunu tüm uçuşlarınız sırasında yanınızda taşımanız uygun bir davranış olacaktır. Bu raporda muayene olduğunuzun ve 72 saat içinde doğumun başlayabileceğine ilişkin bir bulguya rastlanmadığının belirtilmesi özellikle hamileliğinizin son dönemlerindeyseniz yararlı olabilir.

Her havayolu şirketinin kendine ait politikaları ve yaklaşımları vardır. Rezervasyon yaptırırken durumunuzu belirtmeniz ve seyahatinize engel herhangi bir yaklaşım olup olmadığını araştırın.Bu konu ile ilgili olarak Türk Hava Yolları'nın resmi internet sitesinde açıkladığı hamile yolcu taşıma politikası şu şekildedir:





7 ayını ( 28 hafta ) bitirmiş hamile yolcularımız kendi doktorundan aldığı "Uçakla Seyahatinde Sakınca Yoktur" ibaresi yer alan bir rapor ile seyahat edebilirler.
Bu raporun tarihi 7 günden eski olamaz.
7 aya (28 hafta) kadarki hamile yolcuların seyahatinde yolcu beyanı esastır.




Hamileliğiniz sırasında uçak yolculuğuna çıkarken dönüş zamanında kaç haftalık olacağınızı ve yeni bir rapor gerekip gerekmediğini kontrol etmeyi unutmayın.

Dikkate almanız gereken tek nokta havayolu şirketlerinin politikaları olmamalıdır. Uçak yolculukları genelde rahatsız koltuklarda yapılan sıkıcı seyahatlerdir. Hamilelik döneminde yolculuk esnasında çok daha çabuk sıkılabilirsiniz. Hamileliğinizin son dönemlerinde çokmecbur kalmadıkça uçak yolculuğundan kaçınmanızı öneririm.Özellikle yurtdışı uçuşlarda gittiğiniz yerdeki sağlık koşullarını ve sunulan hizmeti de araştırmalı ve aklınızın bir köşesinde tutmalısınız. Gittiğiniz yerde aniden sancılarınız başlar ise yeterli bir sağlık hizmeti alabileceğinizden emin olmalı eğer olanağınız varsa bu tür hastane ve merkezlerin adres ve telefonlarını yanınızda bulundurmalısınız.

Hava alanına girerken geçtiğim kapı ve dedektörler bebeğime zarar verir mi sorusu çok sıkkarşılaştığımız sorulardan birisidir. Bu sorunun cevabı HAYIR'dır. Hava alanlarının girişindeki dedektörler metal dedektörüdür ve X ışını ile çalışmazlar. Bu nedenle bu kapılardan güvenle geçebilirsiniz.

Uçaktaki kabin basıncı bebeğinize zarar vermez. Bir çok ticari havayolu şirketi uçaklarındaki kabin basıncını belirli bir seviyede tutmak zorundadır. Bu yasal bir zorunluluktur. Yapılan incelemelerde kabin basıncının bebeğe zarar verebileceği yönünde bir kanıt bulunamamıştır. Gerçekte asıl sorun kabin basıncı olmayan küçük uçaklar ile yapılan yolculuklarda yaşanmaktadır. Kabin basıncı sağlanmadığında örneğin 10.000 feet yükseklikte uçarken sanki yüksek bir dağın zirvesinde gibi olursunuz. Bu yükseklikte oksijen basıncı çok azalmıştır ve vücudunuz sizin ve bebeğiniz için yeterli oksijeni sağlayabilmek için daha fazla çalışmak zorundadır.

Uçak yolculuğu sırasında nelere dikkat etmelisiniz?
Harhangi bir yerde uzun süre oturmak bacaklarınızdaki kan dolaşımını etkiler ve ayak ile bileklerde şişmelere neden olabilir. Bu nedenle her 1.5-2 saatte bir ayağa kalkıp koridorda yürüyüş yapmalı ve kan dolaşımınızı canlandırmalısınız. Bu kısa yürüyüşler sırasında bacaklarınıza germe egzersizleri de yaptırabilirsiniz. Yolculuk sırasında otururken de bazı germe hareketleri yaparak uzun süreli oturmanın olumsuz etkilerini azaltabilirsiniz.

Bunun için oturur pozisyondayken bacaklarınızı iyice ileriye doğru uzatın, topuklarınız merkez olacak şekilde ayağınızı yavaşça kendinize doğru kuvvetice çekerek baldır kaslarınızı gerin. Daha sonra ayak bileklerinizi sağa sola çevirin ve parmalarınızı açıp kapatın.

Hamilelik sırasında yapılan uçak yolculuklarında uzun süre rahatsız bir pozisyonda hareketsiz oturmak tromboz (damar içindekan pıhtısı) ve varis riskini arttırır. Uçuş süresince özel varis çorabı giymek bacaklarınızdaki kan dolaşımını destekler ve şişmiş damarları rahatlatır.

Eğer yanınızdaki koltuk boşsa ya da uçak içinde yan yana iki boş koltuk bulabilirseniz uzun oturmak suretiyle ayaklarınızı kaldırabilirsiniz. Uçaktaki kabin basıncı ayaklarınızda şişmeye neden olabilir. Ayakkabılarınızı çıkararak kendinizi daha iyi hissedebilirsiniz. Yürüyüş sırasında rahat ve sağlıklı olmasa da uçuş süresince terlik giymeniz rahatlamanıza yardımcı olacaktır.

Hamilelikte tren ve otobüs yolculuğu

Ülkemiz açısından bakıldığında şehirlerarası yolculuklarda en fazla kullanılan ulaşım aracı otobüslerdir. Tren ise daha çok Avrupa ülkelerinde tercih edilmektedir. Bununla birlikte özellikle Ankara-İstanbul gibi büyük şehirlerimiz arasında da tren ile yolculuk yapmak mümkündür.

Genel olarak bakıldığında hamilelik sırasında tren ya da otobüs ile yolculuk etmek güvenlidir. Ancak Türkiye şartlarında trafik kazalarının son derece yaygın ve artık neredeyse sıradan olaylar haline gelmesi nedeni ile hamilelik açısından olmasa bile sizin hayatınız ve sağlığınız açısından bu yolculuğun ne kadar güvenli olduğu tartışılabilir.

Trende de otobüste de yapılacak olan şey aslında çok kolaydır. Arkanıza yaslanıp yolculuk ederken dinlenmek. Seyahat ettiğiniz güzergaha bağlı olarak pencereye yansıyan manzarayı seyretmek, aynı yerlerden kendi arabanızla defalarca geçtiğiniz halde fark etmediğiniz güzelliklerin tadını çıkarmak bu yolculukları keyifli kılar. Trafik sorunuyla başetmek zorunda olmamak, gözlerinizi kapatıp müzik dinleyebilmek ya da kitap okumak hatta televizyonda film seyretmek çoğu kez zamanın nasıl geçtiğini anlamadan yolun sona erdiğini fark etmenizi sağlar. Üstelik tren ya da otobüs biletleri, uçak hatta kendi arabanızla yolculuk etmekten daha kolaydır.

Tren ise o ritmik sesi ve sallantısıyla aslında romantik bir seyahat alternatifidir. Çoğu zaman mesafeleri geniş olan koltuklar arasında ayaklarınızı uzatabilir, geniş koridorlarda uzanabilir, yemekli vagonda karnızını doyurabilir hatta yataklı vagonlarda uyuyarak yolculuk edebilirsiniz.

Tren kadar konfrolu olmasa da günümüzün otobüsleri daha geniş aralıklı koltukarı, havalandırma olanakları, içindeki tuvalet, mutfak gibi kolaylıkları ve hatta video televizyon gibi luksleri ile yakın geçmişin benzer araçlarından çok farklıdır.

Tren ya da otobüs yolculuğunun dezavantajları nelerdir?
Eğer otobüs yolculuğu kötü gidiyorsa neredeyse sonsuza dek sürecekmiş gibi gelir. Otobüste uyuyamamak çok büyük bir problem olabilir. Tren ve otobüsteki havalandırma değişkenlik gösterebilir, sıcak ve soğuk ayarlamaları her zaman istenilen şekilde olmaz. Özellikle ülkemizdeki trenlerin içi ya aşırı sıcak ya da donduracak kadar soğuk olmaktadır. Bunlardan daha önemlisi otobüs ve trenlerin pek çoğunda emniyet kemeri bulunmaz ki bu sadece hamileleri değil tiü yolcuları olası bir kaza anında büyük tehlike altına iter.

Hamilelikte tren yolculuğunu daha keyifli hale getirebilmek için bazı basit önlemler işinize yarayacaktır. Öncelikle eğer gideceğiniz mesafe ya da süre uzunsa biraz daha fazla ücret ödeyip yataklı vagondan yer almayı mutlaka düşünmelisiniz. Kompartmanınızı alırken tekerleğin üzerinde olmaması daha iyidir. Çünkü tekerlek sesi uyumanıza engel olabilir. Trendeki restoranda genelde sandviç, patates kızartması gibi hazırlanması kolay ancak her zaman taze olmayan ve oldukça yüksek fiyatlardan satılan yiyecekler bulunur. Bu nedenle kendinize yiyecek olarak temzliğinden emin olduğunuz salata ve çiğ yenebilen sebze yemekleri hazırlayabilirsiniz.

Otobüs yolculuğunu kolaylaştırmak için de bazı önlemler alabilirsiniz. Öncelikle eğer otobüste boş koltuk varsa yanınızdaki kişiden o koltuğa geçmesini isteyebilir ve böylece ayaklarınızı yan tarafınızdaki koltuğa uzatabilirsiniz. Otobüsler genelde gereğinden fazla sıcak olurlar. Pencere açma gibi bir şansınız da olmadığı için kat kat çıkartabileceğiniz şekilde giyinin. Otobüslerde genelde yol tutan ve midesi bulanan yolcular için poşet bulunmaz. Tatsız bir durumla karşılaşmamak için özellikle hamileliğinizin erken dönemlerindeyseniz kendi poşetinizi yanınızda taşıyın. Seyahat sırasında bagajlarınıza ulaşmanız olanak dışı olduğu için gereksinim duyabileceğinizi düşündüğünüz her şeyi yanınıza alın.

Harhangi bir yerde uzun süre oturmak bacaklarınızdaki kan dolaşımını etkiler ve ayak ile bileklerde şişmelere neden olabilir. Bu nedenle tren yolculuklarında her 1.5-2 saatte bir ayağa kalkıp koridorda yürüyüş yapmalı ve kan dolaşımınızı canlandırmalısınız. Aynı şeyi otobüs yolculuğu sırasında her molada yapmanız gerekir. Bu kısa yürüyüşler sırasında bacaklarınıza germe egzersizleri de yaptırabilirsiniz. Yolculuk sırasında otururken de bazı germe hareketleri yaparak uzun süreli oturmanın olumsuz etkilerini azaltabilirsiniz.

Bunun için oturur pozisyondayken bacaklarınızı iyice ileriye doğru uzatın, topuklarınız merkez olacak şekilde ayağınızı yavaşça kendinize doğru kuvvetice çekerek baldır kaslarınızı gerin. Daha sonra ayak bileklerinizi sağa sola çevirin ve parmalarınızı açıp kapatın.


Dr.Alper Mumcu

Bunları da sevebilirsiniz

0 yorum

 
 
 
 

Merhancag

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

 
Created By Sora Templates